28 Haziran 2015 Pazar

İçimde ki Melodiler

Yağmur misali bardaklara doldum bugün, taşırmaktan bıkmadılar. Bir sürü seçenekler sundum tabiat gibi. Yetmedi , yetinemediler. Serinliğim var dedim. İstediğin kadar sıcaktan bunal , serpirilim yüreğine, yağmur gibi. Meğer kanunlara aykırıymış. Doğa deyip geçmemek lazım , orada bile işleyen kurallar var. Bu yüzdendir tabiat gibi esir ve yoksul oluşum.

Cahit Zarifoğlu' nun çok sevdiğim bir dizesi vardır. Sizinle paylaşayım : "Bu kaçıncı gecedir, kendi kendime onunla konuşuyorum." der üstad.
Hiç tutmadım sayısını geçen günlerin, çetele tutmak kalanların asli görevlerindendir oysa ki. Yine de bunları burdan hiç okuyamayacağını bilsem de gidenim,  ben yinede konuşayım seninle.

   En çok seni sevdim,
   En çok sana kızdım,
   En çok senin yanında olmak istedim,
   En çok sana ağladım,
   En çok sana doymadım,
   En çok seni izledim uzaktan , sen bilmezsin ama
   En çok sana sarıldım dokunmadan.
   En çok ben sevdim seni,
   En çok sana bağlandım,
   En çok sana haykırdım gitme diye
   En çok sen duymadın beni..

15 Haziran 2015 Pazartesi

Sansürsüz samimiyet !

Sinir hücrelerimin amına koyulduğu bir gecenın sonundayım.Beni çıldırtmak için sanırım butun dünya el ele vermiş. Ulan zateeen butun gün işte çalışmışım 10 saat borumu lan. Bide gıt akşama misafir ağılar.neymiş günmüş. Bende bır bayanım ama günlere karşşıyııııım arkadaşım ! temizliğydi mutfagıydı o yorgunlugun üstüne geberiyosun. Üstünden dozer geçmiiiş geçmemiş. Valla kimse kusura bakmasın ben böyle düzeni sikerim.Hadi bunu geçtim akşam olmuş annem hepimizi elden geçirdi.BE mubarek kadın bı dınlen bı durul dimi yoook nerde. Ne incisi kaldı ne merdiven. Söylen söylen bi hal oldu kadıncağız.Ama hepsi anneannemın yuzunden . Ulan kadının canı kendıne zoor yetıyo   nıye uzerıne gelıyon. Neymiş ikilere ka badana yapmışlarda yerleri mustafa silmemeişte nıye gitmemiş.LAn o eve üç maaş giriyo üç.Kızım nasılsın deemez saçma sapan sikimsonik muhabbetlerden ınsanın canını sıkıyor.Taaabi sonra eve babam gelir bi postada onla kavga.Ay yemın edıyorum içimden çatlıcam öyle bi şiştimm ki anlamamam lan ama öyle boye değil.işin edebiyat ksıı,mını düşünmeden dırak yazıyorum zaten beynım olmuş mal ağlamaktan . kafam zoooonk zooonk ötüyo. Tabiii tüm bu olayların üstüne farklı şeylerde yaşadım.Gece devam edıyor bense merak ıcerısındeyım.

Yani anlayacağınız delireceğim ama vakit bulamıyorum !

9 Haziran 2015 Salı

Canın Sağolsun !

Yılların verdiği bir alışkanlık mıdır bu ? Ya da bana bıraktığın en büyük armağanın mıdır , yüreğimi sıkıştırıp nefesimi daraltan hevesin ? En büyük alışkanlıklarımın arasındadır ağrı bağımlılığım.Ne zaman ki hevesin yüzünden nefesim kesilse ağrım şiddetlenir benim.Bu öyle bildiğiniz gibi dıuuygusal bi acı değil bahsettiğim. Ağrı bağımlısı oldunuz mu hiç? Sanırım ben en büyük tiryakisiyim. Midem den başalayan kıramplar tüm vücuduma yayılarak kasılıyorum. Üstelik bütün bu üzüntüleri bana yaşattığı halde hiç kasmayan bir adam için. Yinede canın sağolsun !

İçinizde ki tüm çocuğu ona sunarsınız. Korkusuzca o minik kalbinizi ardına kadar ona ait olan sevginizle doldurabilirsiniz.Bütün şirinliklerini onu mutlu etmek adına yaparken aynı zamanda da en sinirlendiği anda hanfendiliğinizi koruyarak sabretmesini öğrenmişseniz.Size yapmış olduğu hataları  zamanla sineye çekerek bir sır gibi saklayıp ne olursa olsun ağzı sıkı olmayı başarabilmişsinizdir bir çok kadın olarak ki bunu içinizdeki sevginin sadık oluşuyla sağlamışsınızdır. Hayal kırıklığı yaşamaktan başka bir şey elde edemeyerek  kalbimin içini kırıklarla dolduran adam,  yinede canın sağolsun !

Bütün saflığımla senin büyük itiraflarını kalbullenmiş bu kadın bilmediği çok şeyin olduğunu, yazıp yazıp silinenlerin, dile gelip ifade edilemeyen daha büyük itiraflarının olduğunu biliyor ama yinede canın sağolsun ! Küçük yalanlarının bende bıraktığı büyük izleri unutmayarak bir kez daha söylüyorum , bana her açılmak istediğinde bir deniz , sığınmak istediğin bir liman , kopmak istediğinde ise en büyük fırtınan olsam bile yinede canın sağolsun !

Kadın sahip çıkar inanmışsa aşkına. Kadın bekler o adamı, erkeği kabullenmişse zamanın da hatta onun gibi kimseyi benimsemeyeceğinin farkında olarak sadık kalır aşkına. Zaten gerek yoktur sevmesi için sevgiliye. Yinede ister başını omzuna koyabileceği bir adam.Ama adam gibi adam olacak ki onun verdiği huzuru başkasında bulamayacak kadın.Zaten gerek olmadığını bilir kadın bir başka huzura.Küçücük kalbine bunca ağrıyı hapsettiğin  kadını hayatla dalga geçmek zorunda bıraktığın için , onu mecburiyetten ağız dolusu gülümsemelere muhtaç ettiğin için yinede canın sağolsun !

Biliyorum, sana karşı hiç bitmeyen bu tutkunun gücüne tanıksın.Çünkü göze alabilendir kadın, çekip gitmeyide, sahip olduklarının yaşattığı umudu, mutluluğu ve tüm bunlardan vazgeçmeyi, karşılık beklememeyide. En güzel derdimdir ağrın , yinede canın sağolsun !

Evvet beyler ! 
Zordur anlamak bizleri . Belki de anlamak için benzemek gerekir.Anlayanlarınız da var elbette.Lakin
kulaktan dolma cümlelere , birer beyhude inanç gibi esir kalanlarınız  da var elbet  , lafım olaki sizlere. Kadın şöyledir , kadın böyledir dedim. Bir kadını tanımaya soyunmak zor lakin keyifli bir yolcuğa çıkmaktır ama size bir kadın olarak söylemeliyim ki asla ezbere düşünüp, davranmayın çünkü  hangi gizeme  sahip olduklarını bilemezsiniz. Hangi sırra kalem bastıklarınıda.Dedim ya bir kadını sevmekle başlar her şey ama bir kadını tanımakla varılır hayatın sırrına.

Yinede beyler, canınız sağolsun ! :)

5 Haziran 2015 Cuma

Sultanım

Hayatıma dair en önemli sebebim annem.Kişiliğime , yaşantıma ekleyebileceğim ne varsa bütün sebeplerimin en önemli noktasıdır annem.İnsanlar yaşamları boyunca çok fazla sorunla karşılaşır.Bazen bunları tek başına   idare etmeye çalışmak çoğunuzun başına gelmiştir.Bu sorunlar belli bir seviyede sizi etkiler.Ağır gelir bazı insanların karakter namında eksik olmaları.Bütün bunları sen sesini çıkarmadan fark edebilen tek varlıktır anne.Bir bakışınız herhangi bir olayda verdiğiniz en ufak tepki bir anne için en büyük ipucudur neler olduğunu anlaması için.Eğer sabretmeyi öğrenebilmişsem bunca yaşanmıışlığımda, yeri gelip içime atmam  yeri gelip altta kalmadan insanlara haddini bildirmem ve bütün bunları yaparken kendimden taviz vermemem.İşte tüm bunlar annem sayesinde.Bir kızım olursa ilerde bana benzeyen, kesinlikle tek örnek alabileceğim kadındır annem, Bir evlada hem arkadaş hem dost hem abla hemde anne olabilmek adına.Hangi kelimeleri dökersem dökeyim bu mısralara bütün tümcelerim anlamsız kalır ona olan sevgimi ifade etmek adına.İçimden gelen tüm dünyaya haykırabilmek onun harika  bir kadın oluşunu.Anneme karşı en svdiğim hitaptır "Sultanım".  Neden derseniz benim sadece mutluluğumda yanımda olmak değildir annemi sultanım yapan.Ben bile bile hangi hataya düşersem düşeyim bana bunun doğru olmayacağını söylediği halde yine gelip elimden tutup kaldıranımdır.Aramızda ne kadar kızacağınıda bilsem gizli birşeyin olmaması kadar mükemmel bir rahatlık olamaz.Ellerini hiç çekme üzerimden benim tanıdığım en iyi kalpli kadın.Seni canımdan bile fazla seviyorum..

2 Haziran 2015 Salı

Liman

İhanetin büyüğü küçüğü olmaz derler.Oysaki olur. İnsanlar en büyük ihaneti geçmişini unutarak yapar.Benim geçmeyen geçmişim hep şimdide duruyor.Bu durumu daha da zorlaştıran tek şey anılar.
Sanki bunun için verilmiş en büyük ceza.Affedersin senin bu konu hakkında ne kadar büyük bi katkı payın olduğunu unutmuşum.Başka kollarda yorulup her seferinde bende dinlenmeye geldiğin için, dalgaları durgun ve beni yormaz diye düşünerek,  bu kadını sığınabileceğin tek liman olarak gördüğün için katkın büyük.Hiç mi düşünmezsin bu kız bu kadar uzun zamandır hiç mi yorulmadı tek başına severken diye. Düşünseydin eğer cezalar yerine ödülüm olurdun.Ardımda bırakmayıp yanımdan hiç ayırmadığım anım olmaktansa yanımdan hiç ayıramadığım olurdun.Üzülme, senin bıraktığın hiç bir şey ardımda kalmadı benim.Oysaki ben erişemeyeceğin kadar uzağındayım senin.Çünkü bilerek ardında bırakılanlar en uzak şey olur insana.
Uzaklık demişken ayrılıktan yana bahanelerin en güzelidir.Sevmeyi bilmeyenlerin en güzel papatyasıdır uzaklık.Mevsimden mevsime açan bir papatya nasıl bahane ederse zaman dilimini , sevdayı bir papatya sananlar içinde öyledir uzaklık.
Hayatımızda bazı değişimler sevmek ve ayrılmak döngüsünü sağlar.Oysaki bu zamana kadar değişen insanlara öfkeyle yaklaşırken şimdi gıptayla bakıyorum.Ne kadar da güzel başarılar sağlayabiliyorlar hayata karşı daha da sağlamlar.En azından karakteri sağlam insanlara göre daha az yıpranıyorlar.
Değişmek konusunda sınırları zorlayan benliğimin daha ne kadar tahammül edebileceğini bilemiyorum.Gün geçtikçe daha fazla zorlandığımın farkındayım ama inadım sağ olsun ! Vazgeçmemem konusunda fazla kararlı.Kendi kendime direnebilmenin ve sınırları zorlamaya haddinden fazla kararlı.Yinede bütün samimiyetimle sana bir itirafta bulunmalıyım.
Bak sevdiğim ; düşündüğünün aksine ben değişmedim.Sadece olmayacağını anladım.Artık soluklandığın bir liman olamayacağım.Yani anla ki sevdiğim; kendimi tanıdığım için vazgeçmiyorum senden.Unuttu ya da unutur diye düşünme. İsmin geçince kalbime dolan bu sıkıntı hiç azalmaz.Gözünün önüne getir sana çırpınışlarımı, de ki bu kız vazgeçmişse yorulmuştur,gerçekten yormuşum onu.Lütfen, kırıldığımı anla, neye paramparça olduğumu gör. Her şeyini kabul ettiğim halde bir gelip bit gitmeni sindiremediğimi bil artık özür dilemek için bile geldiğinde beni bulamayacağını fark et.
Gideceğini bildiği halde her gelişinde kalbimin hızlı hızlı büyük bir heyecanla sana tekrar nasıl koştuğunu ve kendimi bir kez daha arkandan bakarken bulduğumu unutmayarak , her ne kadar yorgun olursan ol, tüm bunları aklından çıkarmayarak lütfen dönme artık bu limana.