25 Temmuz 2015 Cumartesi

Ne zaman bir mevsim olur tenimde ?

Mevsimler gibiyiz. Kimiziz yaz da kimimiz kış. İlkbahar ve sonbahar ise hepimizin ortak uğrak noktası.Biliyorum, aynı noktada olmasak da benzer hislerdeyiz. Ne zaman bir mevsim olur tenimde ?
Kelimeler , katre katre dilimde.

SONBAHAR
Hepimiz ayrılığın yaşattığı o mevsimi yaşamışızdır. Güz sarmıştır etrafımızı zaman zaman. Yağmurun toprakta bıraktığı o kokuyu çok severek ama hüzünlenmeyi de ihmal etmeyerek yürümüşüzdür sokaklarda.
Dön demeyi unutturmuştur ayrılığın verdiği  öfke. Katranı kaynatsakta şeker olmadığı gibi,
içimizde ki nefretin verdiği özlemi inkar eder dururuz. Hazanın rengarenk yaprakları dans ederken,
yokluğunun rüzgarıdır sonbahar. Ömür denen takvimin yaprakları düşerken, ürkütür sonbahar.
Ve biliyor musunuz ?  Herkesin bir sonbaharı vardır. Kiminin yaşamadan yaşlandığı, kiminin yaşlanmadan yaşadığı.

KIŞ
Soğuk hava, fırtına, ayaz, tipi. Size fazla itici gelmiş olabilir. Bu olayların hepsi böyle gözükse de pencerelerinizden aslında öyle değildir. Kış eğlencelidir bilhassa en samimi mevsimdir.
Hangimizin yüzünde kardan adam,kartopu dendiğinde oluşan o tebessüm bir çocuğun mutluluk gülümsemesinden farksızdır ki.
Soba başında yapılan sıcak sohbetler, kızartılmış ekmeğin üzerinde ki o yağ  kokusu , soba da pişen, çay, patatesin verdiği huzuru hangi mevsim verebilir bize?  Siz, siz olun yinede itici bulmayın.
Çünkü bize sergilediği o bembeyaz doğal güzelliğinin seyirlik olmamasından yanı sıra oyunlukturda.
Ayrıca biliniz ki kış, paylaşım mevsimidir.  Sokakta kalmış kedi, köpekler yaşam mücadelesi verirken,
onlara bir kap yemek vermenin mutluluğu, kışın inatçı soğuk havasına karşılık ısıtır içinizi.

İLKBAHAR
Bu mevsim göçlerin zamanıdır. Bu göçler öylesine güzeldir ki çoğu deyimde bile kullanılmıştır. Misal çok seyahate çıkan birisi için leyleği havada mı gördün derler. Sonbaharın verdiği hüzün ortadan kalkar. Hazanın döktüğü yapraklar yeniden çiçek açar. Yağmurun toprakta bıraktığı koku ardından güneş açar. Bulutların arasından inceden süzülür semaya.  Mavinin her tonunu barındıran gökyüzü , yedi rengi de alır arasına. Kısalır geceler, ayrılığın sancısını çektiğin sonbahar kadar uzun sürmez.  Kışın fırtınasından ziyade meltem rüzgarları eser.Denizlerde git gel dönemi başladığı gibi ruhumuzda da aynı dönemi yaşarız. Daha çok  kalbimizde yaşanır. Yinede güzeldir ilkbahar.  Kışın sokakta sessizlik hakimken , ilkbaharın cıvıltıları huzur verir.

YAZ
Güneş,kum, deniz.  Bu üç sihirli kelime tanımıdır yaz mevsiminin. Dinlenme tesislerinin dolup taştığı, otobüs firimalarında bilet sıkıntısının fazlaca yaşandığı mevsimdir. Çokca planların yapıldığı hayallerin kurulduğu mevsimdir. Önümüzde mavinin uçsuz bucaksız uzandığı deniz, yanımızda en sevdiğimiz olsun.Şurada da paraşütten atlayan ve adrenalinin doruklarına ulaşan insanlar. O dağın arkasında karavanla tatil yapmaya gelen çift olsun.Balkonlarda akşam serinliğinin sefasını süren , kahve içen evebeynler olsun. Sokakta oynarken düşen , ağlayan çocuklar ama aslında çocukluğundaki düşüşlerinin kıymetini bilmeyerek ağlayan çocuklar olsun. Arkadaşlarıyla kampa giden gençler. Piknik için yola çıkmış ama mangalın başına bir türlü geçmeyen
uyanık arkadaşlarda olsun. İşte tüm bunlar tanımıdır yazın. Yeni aşkların, başka durakların, sevginin en sıcak olduğu mevsimdir yaz.  Bir o kadar da geçici.

Şimdi tekrar söyleyeceğim. Ne zaman bir mevsim olur tenimde ?
-Mevsim rüzgarları ne zaman eserse.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder